27.02.2012

Oscar ve Gözyaşı


 

“And the oscar goes toooooooo” 

Şak şak şak –alkışlar- ahh çok teşekkürler, teşekkürler –hıçkırıklar arasında- bu ödülü –öhöm öhöm- bu ödülü… Ya onu bunu bırak da bu arada kırmızı halıda güzel görünücem, dik durucam derken nasıl belim koptu, nasıl belim koptu anlatamam… Makyajım iyi mi?!”

  



Şu anda istikrar içinde yaptığım şeylerden biri de –diğeri sağlıklı beslenmeydi- saç bakımı ve saçının uzamasını sabırla beklemek olan ben, tüm kariyer planlarımı askıya almış ve sefil bir halde hayatımda ilerlerken, kimse gitmez diye “hadi bu hafta sonu operaya gidelim kültürümüze kültür katalım” düşüncesiyle sevgili bir arkadaşımı haince kandırıp, opera görevlisine sorduğum “bu operaya bilet almak istiyorum” soruma “hanımefendi ona bilet kalmadı ki, çıktığı gün biletler tükeniyor” cevabını alıp hüsrana uğradıktan sonra kararımı vermiştim. Evde oturup kahve felan içecektim… 

Ya bi de kültürsüzüz eğitimsiziz olur ya muhabbetlerde. Bu ne biçim iş ben anlamadım? Neymiş efendim üye olmak gerekiyormuş siteye oradan takip edecekmişim, gününde alcakmışım, bekliycekmişim falan filan.

Allah’ım entelektüel olmak neden bu kadar zor ve ızdıraplı? 

Bu kadar çaba harcayacağımdan mütevellit kendimi daha az çaba harcayacağım uğraşlara yönlendirdim. Evde oturup, sosyal olarak aktif gözükmenin en iyi yolu olarak olabildiğince film izleyecektim. Ancak nereye kadar... Ya nasıl da motive olmuştum, resmen içime oturdu.


****************************


Bu aralar Oscar ödülü pek can sıkıcı. Geçen yıl Natalie Portman bile ağlamadı mesela. Hani biraz sesi titredi falan belki ama kesinlikle beklediğim performans bu değildi. Hatta Sandra Bullock bile aldı. Zaten o zamandan beri de izlemiyorum bu ödül törenini. Yahu kadın çıktı sanki her sene Cannes’dan falan ödüller topluyormuş, her sene ayrı bir adaylık alıyormuş gibi bir de espirili bir konuşma hazırlamıştı densiz. Sonunda da yalandan sesini titretiyor falan hepten bitti gözümde. Yani Sandra Bullock bile ödül aldıysa “C’mon meeeeenn” 

Bu sene (2012 academy awards) Meryl Streep kazandı. Zaten hep o Oscar hep ona gidiyor, artık hazırda olan konuşmasını revize felan ediyordur. Of ne kadar sıkıcı! 

Ben açıkçası böyle bir Halle Berry performansı bekliyorum her Oscar alandan. O nasıl bir şaşırma, nasıl bir mutluluktur, nasıl ağlamaktır salya sümük, nasıl çığlıklar atmadır! İşte ödülü hak eden o! İşte aldığı o ödülün değerini bilecek olan o! Gitsin istediği kadar James Bond’da oynasın, daha da kar amaçlı atıyorum Mission Impossible’da oynasın benim gözümde Oscarlık aktrist o! 

Kıyafetler de ne paçozdu bu sene, hiçbirini beğenmedim. Bayıcı olmuş iyice benim gözümde daha da bitti Oscar!

Bunun dışında tek pişmanlığım Hugh Jackman’ın Oscar performansını birebir değil de, ordan burdan parça parça izlemekti. Sen nasıl bir şeysin öyle Hugh? Sana da buradan pozitif bir “c’mon meeeen” yolluyorum; bir şeyde de iyi olma be adam! Born to be an artist.



P.S.: Benim eskilerden, yenilerden bir aktrist olarak idolüm Vivien Leigh'tir. Bayılırım bu kadının her bişeyine. Kendisi Scarlett O'Hara rolüyle oscarı kapmıştır. Ancak en iyi rol yapma ödülünü alırken bile rol yapması biraz garip. Şu konuşmaya bakın yani, bir izleyin. Kadın belki gerçekten çok asil de ondan bilemiyorum. 
Her neyse biraz da eskilerden olsun dedim. İyi seyirler...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder